Cinsellik her bireyin yaşamı boyunca kimliğinin, kişiliğinin ve ruhsal bütünlüğünün en temel parçalarından biridir. Cinsel yaşamın olgunlaşarak erişkin cinselliği yönünde gelişmesi ve yaşamsal doyumun haz veren, sağlıklı bir bölümü haline gelmesi ruh ve beden sağlığının vazgeçilemez bir kısmını oluşturur.

Ruhsal iyilik hali için cinsellik kavramı; aşkı, sevgiyi, şefkati ve güven duygusuyla beraber hem bedensel hem de duygusal doyumu temsil eder. Tüm bunlar tabi ki aynı zamanda kişinin en temel ihtiyaçlarıdır.

WAS’ın (Dünya Cinsel Sağlık Birliği) yayınladığı “Evrensel Cinsel Haklar Bildirgesi” cinsel sağlığı temel evrensel insan haklarından biri olarak tanımlar. Buna göre cinsel haklar;

  • Bireyin cinselliğini ifadesinde özgür
  • Otonom, güvenli
  • Mahrem
  • Eşit
  • Haz veren
  • Duygusal ifadeyi/aşkı kapsayan
  • Cinsel ilişki oluşturmada özgür
  • Üreme sağlığıyla ilgili özgür bir cinsel yaşamı
  • Bilimsel ve etik bilgiye ulaşılabilen kapsamlı cinsel eğitimi ve
  • Tüm cinsel bozukluklar, sorun ve kaygıların çözümü için cinsel tedavilere ulaşabilmeyi kapsar.

Anlaşıldığı gibi “cinsel sağlık” kavramı, sadece kişide cinsel işlev bozukluğu olmamasını değil, cinsel yaşamdaki bütüncül iyilik halini hedefler.

Özellikle ülkemiz gibi toplumsal faktörlerin pek de cinsel sağlığı kolaylaştırıcı olmadığı kültürlerde, basitçe çözümlenebilecek sorunlar bile kolaylıkla “cinsel işlev bozukluklarına” dönüşme riski taşır. Cinsel kaygılar yeterince aydınlatılıp çözümlenmediğinde ve cinsel sorunlar hakkında doğru bilgilenme olmadığında, daha kapsamlı tedavi ihtiyacı olan cinsel işlev bozukluklarının gelişmesine neden olur.

Cinsel işlev bozukluklarının toplumun genelinde oldukça sık görüldüğünü, sanıldığından daha yaygın olduğunu biliyoruz. Ülkemizde bu konuda sayıca daha az çalışma yapılabilmiş olsa da dünyadaki çalışmalarla benzer sonuçlara ulaşıldığını; yani kadınların yaklaşık %40, erkeklerin %30’unun yaşamlarının bir döneminde bir cinsel işlev bozukluğu yaşadığını biliyoruz.

Cinsel terapiler cinsellik alanda kapsamlı ve özel eğitim almış psikiyatrist, psikoterapist ve klinik psikologlar tarafından bu amaçla uygulanan tedavi yöntemlerini içerir.

Hemen Ara